Troya Müzesi ve Gelibolu
5 Eylül 2021 Pazar / Troya antik kenti ve müzesi, Tevfikiye – dönüşte Gelibolu..
Haftasonu Günübirlik Kültür Gezisi
Halen görme fırsatı bulamayanlar için, muhteşem Troya Müzesi, Tevfikiye Köyü sınırları içinde yer alan, UNESCO’nun 1998 yılında Dünya Kültür Mirası Listesi’ne aldığı, Troya Antik Kenti girişinde yer alıyor. 3.000 m2 sergi salonu, 11.200 m2 kapalı alana sahip müze antik kent ziyareti ile birleştiğinde insanda duygusal bir etki, bırakıyor. Meşhur Troya savaşları, tahta at, Helen- Paris Achilleus ve Hector hepsi bu gezide.. Bu muhteşem müze ziyareti rampadan inerken başlıyor. Rampanın duvarlarında bulunan nişlerde Troya’nın farklı katmanları; mezar taşları, büyük boy heykeller, sahne canlandırmaları ve büyük boy fotoğraflarla anlatılıyor. Müzenin giriş alanı olan, Troas ve çevresini konu alan sirkülasyon bandında ise devam eden sergi katları öncesinde ziyaretçiye bir oryantasyon sağlamak amacıyla arkeoloji bilimi; arkeolojik ve arkeometrik tarihleme yöntemleri, “neolitik, kalkolitik, tunç çağı, demir çağı, höyük, restorasyon, konservasyon” gibi terimler şemalar, çizimler, metinler ve interaktif yöntemlerle ziyaretçiye aktarılıyor.Müzede ayrıca görsel grafik tasarımlarla birlikte diorama (anın veya hikâyenin ışık oyunlarının da yardımıyla üç boyutlu olarak modellenmesi) dokunmatik ekran ve animasyonlarla sergi ile anlatımlar da yapılıyor. Troya, dünyadaki en ünlü antik kentlerden birisi ve Troya’da görülen 9 katman, kesintisiz olarak 3000 yıldan fazla bir zamanı göstermekte ve Anadolu, Ege ve Balkanların buluştuğu bu benzersiz coğrafyada yerleşmiş olan uygarlıkları izlememizi sağlamaktadır. Troya’daki en erken yerleşim katı M.Ö. 3000-2500 ile erken Tunç Çağı’na tarihlenmektedir, daha sonra sürekli yerleşim gören Troya katmanları M.Ö. 85 – M.S. 8. yüzyıla tarihlenen Roma Dönemi ile sona ermektedir. Troya, bulunduğu coğrafi konum nedeniyle burada hüküm süren uygarlıkların diğer bölgelerle ticari ve kültürel bağlantıları açısından daima çok önemli bir rol üstlenmiştir. Troya ayrıca gösterdiği kesintisiz katmanlaşma ile Avrupa ve Ege’deki diğer arkeolojik alanlar için referans görevi görmektedir. Bu muhteşem antik kenti müzeyi, ve yakın zamanda tüm evlerinin ve meydanının restore edildiği yanıbaşındaki Tevfikiye köyünü gezdikten sonra rotamızı Gelibolu’ya çevireceğiz. Lapseki’den gemiyle Gelibolu’ya geçerek belki de daha önce gezme fırsatı bulamadığınız bu kentin merkezini size hikayeleri ile birlikte gezerken; Türklerin Osmanlı döneminde Rumeli’ye ilk geçtiği nokta olarak bilinen kentin muazzam büyüklükteki Mevlevihanesi’ ni, denizcilerinin sefere çıkmadan önce Namaz kıldıkları Namazgah’ı, eski evleri, Gelibolu doğumlu Piri Reis için yapılmış küçük müzeyi, Bayraklı Baba’yı, yeni yapılan keyifli sahil yürüyüş yolunu, eşsiz güzellikteki Feneraltı kayalıklarını- falezlerini , deniz fenerini, Türk deniz şehitleri için yapılmış anıtı-Çanakkale boğazında batan Dumlupınar denizaltısının hikayesini, İmralı adasına adını veren Kaptanı Derya Emir Ali Baba’nın mütevazi türbesini, peynir helvası ve sardalya satan dükkanları görüp , sizlerle paylaşacağız. Gelibolu’da vereceğimiz akşam yemeği molası sonrası Bursa’ya dönüyoruz.
Geziye dair notlar: Kişi Başı: 245 TL… ( Lütfen Rezervasyonu son günlere bırakmayınız )
Fiyata Ulaşım / rehberlik / kahvaltı ikramı, Lapseki-Gelibolu-Lapseki yaya feribot geçişi dahildir. Öğle yemeği, olabilecek müze girişleri yolcularımıza aittir. Butik gezilerimiz katılımcı sayısı az, küçük gruplarla yapılmaktadır. ilk hedeflenen grup sayısı max 15 kişidir. Kullanacağımız ulaşım aracı içinde bulunduğumuz süreçle ilgili hijyen kurallarına uygun, dezenfekte edilmiştir.Hareket saati: 5 Eylül 2021 Pazar Nilüfer Metro Durağı Migros tarafı 06:30
SON BAŞVURU: 2 Eylül Perşembe günü saat: 12:00 / Lütfen rezervasyonu son güne bırakmayınız !